36 Quai des Orfèvres

25 Ocak 2011 Salı

36 Quai des Orfèvres




36 Quai des Orfèvres
bir Fransız polisiye filmi. Her zaman söylemişimdir; filmlerde aradığım başlıca özellik ortaya konulan her şeyin gerçekçi olmasıdır -bu senaryoyla başlar, oyunculuktaki ufak bir mimiğe kadar beni ilgilendirir. Bu çerçevede oyuncuların mesela, rollerine hazırlanış etapları oldum olası bir filmi değerlendirmede göz önünde bulundurduğum faktörlerin başında gelmiştir. Kör bir adamı oynayacak aktörün, kör adamları gözlemlemesi, onları inceleyip notlar alması benim için önemlidir; çünkü ben de sinemanın, senaryo yazılmaya başlanırken oluştuğuna inananlardanım, beyaz perdede göbek kaşınarak izlenirken değil. 

Şimdi bu bağlamda 36 Quai des Orfèvres filminin yönetmenine bakalım. Olivier Marchal: önce aktör, sonra da yönetmen olmadan evvel Fransa'da polis memurluğu yapmış bir sinemacı. Televizyon filmleri, diziler ve komedyenlik de kariyerinde göze çarpan diğer branşları. 

Şimdi soru: böyle bir adam, polisiye film yaparsa, sizce gerçekçi olur mu? (Sanırım soru işaretini koymak biraz gereksiz oldu...)

İki polis memuru. Başa oynuyorlar. Birisi diğerinden daha önde, daha bilinçli; ötekiyse biraz kıskanç ve alkol problemleri yaşıyor. (Alkol problemi yaşayanın, gerçek hayatını da göz önüne alarak Gérard Depardieu olduğunu söylemek, sanırım gereksiz olur) Leo Vrinks (Daniel Auteuil) ve Denis Klein (Gérard Depardieu) iki polis, Paris'in yeraltı dünyasını da ilgilendiren bir olayı çözmek üzereler ve olayı çözen polis, terfi edilecek. 

Operasyonu yürüten şef Leo Vrinks ama Denis Klein de, en az Leo Vrinks kadar terfi edilmek istiyor ve bu uğurda her şeyi vermeye hazır. Bir şişe alkol ve sonrasında gelen bilinçsizlikle birlikte, operasyonu yürüten Leo Vrinks'in sözünü dinlemiyor ve tam suçlunun bulunduğu otelin önünde pusu kurulmuş, her şey saat gibi işlerken Denis Klein bağımsız hareket ederek tüm operasyonun dengesini bozuyor ve çok önemli, herkesin çok sevdiği bir polis memurunun ölümüne yol açıyor.


İşte olaylar bu noktada başlıyor. Herkes tarafından nefret edilen adam konumuna düşen Denis Klein; tüm bu başına gelenleri; ikinci plana itilip bir de üstüne terfi alamamanın verdiği hırsla, o ana kadar paylaşma gereği duymadığı bir sırrı, yeraltı dünyasından tanıdığı bir suçlu arkadaşının da sayesinde ortaya çıkarıyor ve yakın arkadaşı Leo Vrinks'in hapse düşmesine yol açıyor. Bu sır, Leo Vrinks'in hayatını değiştirebilecek türden bir sır.

Tüm bu olanlardan sonra Denis Klein, herkes tarafından nefret edilen adam da olsa polis örgütünün başına geçiyor ve Leo Vrinks'in hapise düşmesiyle de prestiji artıyor. 


Ama yedi yıllık tutukluluk süresi biten Leo Vrinks'in de, hala söyleyecek çok şeyi var ve sırf o sözü duymak için bile, bu güzel Fransız polisiyesi izlenir.

Daniel Auteuil ve Gérard Depardieu... Biri L'Un Reste, L'Autre Part'dan tanıdığımız ve Robert De Niro'ya benzerliğiyle şaşırdığımız Daniel Auteuil, ötekisi yüz yetmişi aşkın filmiyle ve her rolde gördüğümüz; asla da yadırgamadığımız, kendi deyimiyle "kendini çoktan kanıtlamış aktör" Gérard Depardieu.








36 Quai des Orfèvres, kaçırılmaması gereken bir film.



0 yorum :

Yorum Gönder